"Grigori Şoniadi" sayfasının sürümleri arasındaki fark
16. satır: | 16. satır: | ||
Şoniadi, İran'da mezhep çatışmalarının başlaması üzerine '''1307''' yılından itibaren orada toplayabildiği astronomi eserlerini [[Trabzon]]'a taşımaya başladı. Bu kitapların çoğu ''Şemseddin Buharî, Nasireddin Tusî, Hazinî, Şirvanî'' ve kendisinin de öğrencisi olduğu, Tebriz rasathanesi kurucusu ''Fahreddin Tebrizî'' gibi İranlı astronomlara aitti. Oradaki en büyük destekçisi olan İlhanlı başvezir Reşidüddin'in de gücünü kaybetmeye başlaması ve hayatının tehlikeye girmesi üzerine, kendisine yapılan teklifi kabul ederek [[Trabzon]]'a yerleşmeye karar verdi.<ref name=":0" /> | Şoniadi, İran'da mezhep çatışmalarının başlaması üzerine '''1307''' yılından itibaren orada toplayabildiği astronomi eserlerini [[Trabzon]]'a taşımaya başladı. Bu kitapların çoğu ''Şemseddin Buharî, Nasireddin Tusî, Hazinî, Şirvanî'' ve kendisinin de öğrencisi olduğu, Tebriz rasathanesi kurucusu ''Fahreddin Tebrizî'' gibi İranlı astronomlara aitti. Oradaki en büyük destekçisi olan İlhanlı başvezir Reşidüddin'in de gücünü kaybetmeye başlaması ve hayatının tehlikeye girmesi üzerine, kendisine yapılan teklifi kabul ederek [[Trabzon]]'a yerleşmeye karar verdi.<ref name=":0" /> | ||
− | '''1310''' yılından itibaren kalıcı olarak [[Trabzon]]'a yerleşen ve imparatorluğun hizmetine göre Şoniadi, orada öncelikle sonraki yıllarda birçok Batılı öğrencinin de öğrenim göreceği [[Trabzon Astronomi Akademisi]]'nin kurdu. Orada Farsça ve Arapça astronomi eserlerinin çevirileri yapmaya girişerek önemli bir kütüphane oluşturdu. Ardından, İran'da ihtisas yaptığı Marağa ve Tebriz şehirlerindeki çağdaş örnekleri model alarak [[Trabzon Rasathanesi]]'ni yeni baştan inşa etti. O eseri de sonraki ikiyüz yıl boyunca İran dışındaki en önemli rasathanelerden biri olarak varlığını sürdürdü. Çevirdiği astronomi eserleri, sonraki dönemlerde başta Kopernik olmak üzere bir çok | + | '''1310''' yılından itibaren kalıcı olarak [[Trabzon]]'a yerleşen ve imparatorluğun hizmetine göre Şoniadi, orada öncelikle sonraki yıllarda birçok Batılı öğrencinin de öğrenim göreceği [[Trabzon Astronomi Akademisi]]'nin kurdu. Orada Farsça ve Arapça astronomi eserlerinin çevirileri yapmaya girişerek önemli bir kütüphane oluşturdu. Ardından, İran'da ihtisas yaptığı Marağa ve Tebriz şehirlerindeki çağdaş örnekleri model alarak [[Trabzon Rasathanesi]]'ni yeni baştan inşa etti. O eseri de sonraki ikiyüz yıl boyunca İran dışındaki en önemli rasathanelerden biri olarak varlığını sürdürdü. Çevirdiği astronomi eserleri, sonraki dönemlerde başta '''Nikola Kopernik''' olmak üzere bir çok Rönesans bilginine esin kaynağı oldu. |
[[Dosya:Şoniadi-6.jpg|500px|thumb|Şoniadi'nin, Tusî'nin Ay Teorisi üzerine yazdığı yorum ve çizimleri (1314)]] | [[Dosya:Şoniadi-6.jpg|500px|thumb|Şoniadi'nin, Tusî'nin Ay Teorisi üzerine yazdığı yorum ve çizimleri (1314)]] |
11.06, 3 Nisan 2021 tarihindeki hâli
Grigori Şoniadi (?<1250-1320) Trabzon uyruklu hekim ve astronomdur.
14. yüzyılın ilk çeyreğinde bilim, kültür ve sanat alanlarında tüm tarihinin zirvesini yaşayan Trabzon'da, astronomi çalışmalarının akademik boyuta taşınmasına ön ayak olmuş isimlerdendir. Özellikle çevirileri, bir sonraki asırda, rönesans döneminde astronomi biliminin gelişiminde etkili olmuştur.
İsim
O dönemden kalma yazışmalarda (Rumca: Χιονιάδης) olarak kaydedilen ve ikinci bir örneği bulunamayan ilginç soyadının kökü [ŞONİ] "Kar" anlamına gelir.
Hayatı
Mektuplarından birinde, yaşlılığına ilişkin yaptığı bir yoruma dayanılarak 1250 yılından önceki bir tarihte doğmuş olabileceği düşünülür. Ancak doğum yeri bilinmemektedir ve hayatının erken dönemlerine dair bir bilgi yoktur.[1]
İstanbul'da Bizans devleti sarayı ve patrikhane çevresinde hekim olarak görev yaparken 1280'li yıllardan itibaren astronomiyle ilgilenmeye başladı. Bir süre sonra da o sıralarda özellikle meşhur rasathaneleriyle o alanda en ileri seviyede olan İran'a gitmeye karar verdi. Bu amaçla dönemin Trabzon imparatoruna bir mektup yazarak planladığı yolculuk için izin ve destek istedi. 1295 yılında astronomi eğitimi almak üzere Trabzon üzerinden Tebriz'e geçti. Orada bulunduğu süre boyunca, konunun özellikle "astroloji" kısmıyla ilgili olan ve her ikisi de bunu stratejik bir bilim olarak gören Bizans devleti ile Trabzon İmparatorluğu arasında bir himaye rekabeti yaşandı. Hatta patrikhane de bu rekabete dahil olmaya çalışarak kendisine "Tebriz Başpiskopusu" unvanı verdi.
Ancak ilerleyen senelerde, büyük bir bilim ve sanat dostu olan imparator Aleksi (II.)'nin ve onun entelektüel başveziri Konstantin Lukit'in ağırlığını koymasıyla, Trabzon bu rekabette giderek öne çıktı ve onun astronomi çalışmalarının en önde gelen maddi destekçisi oldu. Şoniadi Trabzon'a, her iki isme de ayrı ayrı şükranlarını bildiren mektuplar yazıyordu. Trabzon, bu "stratejik" yatırımının karşılığını yaklaşık on sene sonra almaya başlayacaktı.
Şoniadi, İran'da mezhep çatışmalarının başlaması üzerine 1307 yılından itibaren orada toplayabildiği astronomi eserlerini Trabzon'a taşımaya başladı. Bu kitapların çoğu Şemseddin Buharî, Nasireddin Tusî, Hazinî, Şirvanî ve kendisinin de öğrencisi olduğu, Tebriz rasathanesi kurucusu Fahreddin Tebrizî gibi İranlı astronomlara aitti. Oradaki en büyük destekçisi olan İlhanlı başvezir Reşidüddin'in de gücünü kaybetmeye başlaması ve hayatının tehlikeye girmesi üzerine, kendisine yapılan teklifi kabul ederek Trabzon'a yerleşmeye karar verdi.[1]
1310 yılından itibaren kalıcı olarak Trabzon'a yerleşen ve imparatorluğun hizmetine göre Şoniadi, orada öncelikle sonraki yıllarda birçok Batılı öğrencinin de öğrenim göreceği Trabzon Astronomi Akademisi'nin kurdu. Orada Farsça ve Arapça astronomi eserlerinin çevirileri yapmaya girişerek önemli bir kütüphane oluşturdu. Ardından, İran'da ihtisas yaptığı Marağa ve Tebriz şehirlerindeki çağdaş örnekleri model alarak Trabzon Rasathanesi'ni yeni baştan inşa etti. O eseri de sonraki ikiyüz yıl boyunca İran dışındaki en önemli rasathanelerden biri olarak varlığını sürdürdü. Çevirdiği astronomi eserleri, sonraki dönemlerde başta Nikola Kopernik olmak üzere bir çok Rönesans bilginine esin kaynağı oldu.
Kesin tarihi bilinmemekle birlikte, mektuplaşmalarının sona erdiği 1320 yılı civarında, Trabzon'da öldüğü düşünülür.
Eserleri
Sadece bir "ilaç formülleri" risalesi ile astronomi konulu bazı çevirileri ve şerhleri günümüze kadar ulaşabilmiştir.
Çeviri
- Zîc-i Sencerî (Abdurrahman Hazinî)
- Zîc-i ‘Alâ’i (Abdülkerim Şirvanî)
- Zîc-i İlhanî (Nasireddin Tûsî)
Kaynakça
- ↑ 1,0 1,1 Ahmet Mican Zehiroğlu (2016) "Trabzon İmparatorluğu (2. Cilt)" s.119-129