"Deli Bal" sayfasının sürümleri arasındaki fark

Okune sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla
3. satır: 3. satır:
  
 
==Tarihi==
 
==Tarihi==
Deli balın kendi coğrafyasındaki varlığına ve kullanımına ilişkin bilinen en eski tarihi tanıklık MÖ 400 yılına aittir.<ref name=":0">Ahmet Mican Zehiroğlu (2000) "Antik Çağlarda Doğu Karadeniz" s.27-33</ref>
+
Deli balın kendi coğrafyasındaki varlığına ve kullanımına ilişkin bilinen en eski tarihi tanıklık MÖ 400 yılına aittir.<ref name=":0">Ahmet Mican Zehiroğlu (2000) "[https://www.amazon.com.tr/Antik-%C3%87a%C4%9Flarda-Karadeniz-Ahmet-Zehiro%C4%9Flu/dp/9758086863 Antik Çağlarda Doğu Karadeniz]" s.27-33</ref>
  
 
<blockquote>
 
<blockquote>

09.45, 21 Kasım 2021 tarihindeki hâli

Deli bal.

İsmi

Tarihi

Deli balın kendi coğrafyasındaki varlığına ve kullanımına ilişkin bilinen en eski tarihi tanıklık MÖ 400 yılına aittir.[1]

"...hafif piyadeler, Kolhların kaçtıklarını sanarak çığlıklar atarak koşmaya başladılar ve dağa herkesten önce vardılar. (...) Onların koşmaya başladığını gören düşmanlar da yerlerini bırakıp her yöne kaçmaya başladılar. Doruğa ulaşan Yunanlar bol erzak dolu birçok köyde konakladılar. Bu köylerde onları şaşırtan bir tek şeyle karşılaştılar; birçok kovan vardı ve bu kovanlardaki peteklerden bal yiyen askerler kustular, ishal oldular ve içlerinden hiçbiri ayakta duramıyordu; az yiyenler körkütük sarhoş olmuş insanlara, çok yiyenlerse azgın çılgınlara, hatta can çekişen insanlara benziyorlardı. Bu durumda birçoğu bir bozgun sonrasındaymış gibi yere serilmiş, büyük umutsuzluk başlamıştı. Ertesi gün kimsenin ölmediği görüldü ve sarhoşluk yaklaşık olarak bir gün önce başladığı saatte geçti. Üçüncü ve dördüncü gün müshil almış gibi bitkin düşmüş halde ayaklandılar...” Anabasis c.IV b.8.19-21 [2]


Kaynaklar

  1. Ahmet Mican Zehiroğlu (2000) "Antik Çağlarda Doğu Karadeniz" s.27-33
  2. Tanju Gökçöl (1974) "Ksenophon, Anabasis: Onbinlerin Dönüşü" s.146